18 Ekim 2016 Salı

Bayezid Bistami k.s hazretlerine bir kimse gelerek kendisine öğüt vermesini istedi ve:
“Bana yüce Rabbimize yaklaştıran bir amel söyler misiniz? Onu yaparak Allah’a yaklaşayım, rızasını kazanayım” dedi.
Bayezid hazretleri de şu tavsiyede bulundu:
“Allah’ın sevgili kullarını, evliyaları sev, onlar da seni sevsinler. Zira yüce Rabbimiz onların kalplerine nazar eder. Umulur ki Hak Teâlâ, onlardan birinin kalbinde senin ismini görüp seni bağışlar.”
Ateşe tapan kimse, bin yıl o ateşi yaksa, içine düştüğünde ateş yine onu yakar.
İmam-ı Rabbani hazretlerinin vefatından sonra onun “Mektubat” kitabını okuyan genç bir seyyid şunları anlatmıştır:
Amel’den yoksun âlim, yağmursuz buluta benzer.

Allah’ı zikretmek, nefesin şükrü, Allah'a şükür,

Allah’ı zikretmek, nefesin şükrüdür.

Adalet nedir, Zulüm nedir, ağaç sulamak, diken sulamak,

Adalet nedir? Ağaçları sulamaktır.
Zulüm nedir? Dikenleri sulamaktır.
Rabiat-ül Adeviyye, bir yerden geçerken kızartılmış bir koyun gördü hemen ağlamaya başladı. Sebebini soranlara ise:
"Hayvanlar, ateşe ancak öldükten sonra girerler dedi. İnsanlar ise diri diri."
Gözleri kör olanlar bir rehbere ihtiyaç duydukları gibi, kalp gözü kör olan avamda, bir Mürşid-i Kamile bağlanmaya şiddetle ihtiyaç duymalıdır.
Zünnûn Mısri şöyle demiştir: “Allah, İslam’ı bilgi ile süsledi, terbiye ile yükseltti, takva ile şereflendirdi.”
“Hz. Peygamber (s.a.v) efendimiz, kendisine gelen kişinin, sözlerinden çok edebini öğrenmesini severdi.”
Zulüm kılıcını çeken, o kılıcın kurbanı olur.
Kabre hazırlıksız giren, denize kayıksız açılmış gibidir.
Hz. Ebubekir r.a.

15 Ekim 2016 Cumartesi

Bir kimse kadınlar açık gezse ne olur? demiş olsa o kimse mürtet olur.
Haccın bana en çok hangi yönde tesir ettiğini sordular. Dedim ki: “ En çok kardeşlik yönünden. Yeryüzündeki bütün renklere, bütün ırklara mensup insanlar sanki tek varlıkmışçasına birleşmektedirler. Bu da tek olan Allah’ın kudretini ispatlamaktadır bence.”
Hacca giden bir kişi, Arafat’tan indiğinde bütün günahları affedilir. Eğer bu konuda bir şüpheye düşse ve “Acaba günahlarım affedildi mi?” diye tereddüt geçirse büyük günah işlemiş sayılır. Bunun sadece iki istisnası vardır: Kul hakkı ve kaza namazı.
Fudayl b. İyaz rh.a şöyle der: “Biz kimi insanlar gördük ki onlar, yaptıkları ameller ile riya yapıyorlardı, şimdi ise öyle insanlar var ki yapmadıkları ameller ile riyakârlık yapıyorlar.”
Fitne ve fesada sebep olmak, insanlara iftira atmak, haklarında gıybet etmek büyük zulümdür.
Sen nefsini Hak ile meşgul etmezsen, nefsin seni batıl ile meşgul eder.
Ebû Osman şöyle demiş: “Kul için güzel edepten daha iyi bir mertebe görmedim. Zira aklın hayatı edeptir. Kul edep ile iki âlemde yüksek hallere, yüce derecelere ulaşır.
Doymak için değil, hayatınızı idame ettirebilmek için yiyin.